Ana içeriğe atla

GÖKÇEADA (İMROZ) GEZİ REHBERİ

                               GÖKÇEADA GEZİLECEK YERLER

2020 yılında yaşadığımız pandemi sebebiyle Yunanistan’a gidemeyince Yunanistan’a en yakın yer olan Gökçeada’ya gitmeye karar verdik. Aslında sağlık sebebiyle Atlas’ı denize sokmamız gerekiyordu, şanssızlık ufak bir şansa dönüştü diyebiliriz yani J

4 günlük güzel bir tatil oldu. Türkiye’de yaptığımız tatillerin içinde en iyilerden biri.. Deniz kenarındaki tesislerden sınıfta kalsa da bizim için, insanları ve Rum köyleriyle sınıfı geçti JJJ

İstanbul’da yaşayıp yıldızları göremeyen biri olarak kafamı kaldırdığımda yıldızları görmek tatilin en muhteşem anıydı. Eskiden görebildiğimiz gibi… Binlerce, milyonlarca yıldız izlemesi en keyifli manzaraya dönüşüyor her akşam…

Tabi bir de normalde gezerken göremediğimiz hayvanlar… Keçiler, atlar, horozlar, oğlaklar.. Doğal ortamında (hayvanat bahçesine hapsedilmeden) bu kadar hayvanı görebilmek bizim için çok büyük şanstı. Atlas için de tabii… En sevdiği şarkı artık o adanın da adı oldu.. “Ali babanın çiftliği”

Adayı gezmek için 3-4 gün yeterli olacaktır ancak hem denizin keyfini çıkarmak hem de adayı gezmek isterseniz süreyi uzatabilirsiniz.


Gelelim detaylara…

Gökçeada’nın eski adı İmroz (Yunanca’sı Ίμβρος) Çanakkale’ye bağlı en büyük adamızdır.  En büyük adamızın olmasının yanı sıra Cittaslow olmasıyla da oldukça önemli.  Cittaslow, sakin şehir demek ve belirli kriterlere sahip olan şehirler bu unvanı alabiliyor. Şu anda Türkiye’de 18 şehir bu unvanı alabilmiş. Bizim için bu unvan da tercih sebebi oldu tabi ki…

Şu anda nüfus az olsa da adada eksiden yaşayan Rumların etkisi fazlasıyla hissediliyor. Bence adanın en güzel yerleri de kesinlikle Rum köyleri.. Tabi Yunanca konuşabilmenin keyfi benim için bambaşkaydı… Koruma altına alınmış olan bu köylerde Rum nüfus maalesef gittikçe azalmış, nüfusun da ağırlıklı olarak yaşlı olması, genç nüfusun az olması üzücü bir hal almış. Zamana meydan okuyan, sanki bir film setindeymiş hissi yaratan bu evler gittikçe ıssızlaşmış, sanki sahipsiz kalırlarsa yok olacaklarmış gibi duruyorlar.

Adaya Çanakkale’den kendi aracınız varsa feribotla veya otobüsle kolayca ulaşabilirsiniz. Adada rahat ulaşım için otomobil ile gitmeyi şiddetle öneririm. Özellikle bebekli aileler için araç ada genelinde gezmek için şart diyebilirim.  Kabatepe-Gökçeada seferleri için yaz sezonu ise online rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Online rezervasyonunuzu buradan yapabilirsiniz.  Seyahatinizi planlarken de mutlaka feribot saatlerini internet sitesinden kontrol edebilirsiniz. 2020 yazında 1 araç ve 2 yolcu fiyatı 67 TL idi.

Adada 2 adet eczane 1 adet de hastane bulunuyor. Yine de kullandığınız ilaçlar varsa yanınızda bulunması faydalı olacaktır.

Türkiye’nin ilk ve tek sualtı milli parkı da Gökçeada’da bulunuyor. Merkeze 6 km mesafede, Kuzulimanı ve Kaleköy arasında kalan park TÜDAV tarafından 1999 yılında park ilan edilmiş.Dalış meraklıları için kaçırılmayacak bir fırsat. Olağanüstü güzellikleri görmek için dalış planı da yapabilirsiniz. Dalış sırasında kurallara dikkat etmeniz bu güzelliklerin yıllar boyunca korunmasında büyük önem taşıyor. Detayları internet sitesinden öğrenebilirsiniz.

🍴YEME-İÇME

Stenada Kafe

Sanırım yazarken ilk sırayı vermemin sebebi kalbimi de kazanmış olması J Adanın kesinlikle en güzel damla sakızlı muhallebisi burada. Bademli Köyü’nde yer alan kafe o kadar tatlı ki anlatamam… Bahçesi, çiçekleri, manzarası ve sessizliği… En önemlisi de dünya tatlısı sahipleri J Yunanca konuşunca da keyfime diyecek yoktu ve tekrar gelme isteğiyle ayrıldım bu kafeden.. Mutlaka gelin frape için, sakızlı muhallebi yiyin ve tatlı sahipleriyle sohbet edin… Olağanüstü fotoğraf karelerini de burada yakalayabilirsiniz.


Frape demişken gerçek Yunan frapesini burada bulacağınızı garanti ederim. Sık sık menülerde gördüğümüz ancak frape olmayanlardan değil 😊😊😊 Hiç içmeyenler ve ilk defa deneyecekler için orta şekerli ve sütlü olanı en iyi seçenek olabilir.


Köydeki otoparka da oldukça yakın bir konumda o yüzden arabanızı otoparkta bırakıp yürüyerek gelebilirsiniz.

İspilioti Cafe

Ah.. ne desem ne yazsam sanırım az kalacak burası için. Tepeköy’e giderseniz mutlaka bir “galaktoboureko” yemeniz gerekiyor. Galaktoboureko oldukça hafif bir Yunan tatlısı. Baklava yufkasının içinde muhallebi bulunan hem sütlü hem de hamur olan bir tatlı..



Köyün merkezinde ve meydana bakan küçük bir kafe.. Ahşap masalar, sandalyeler, sadelik ama bir o kadar da huzur dolu bir yer. Çevreden gelen Yunanca konuşanların sesi mi yoksa etraftaki tavernalardan gelen Yunan müzikleri mi kendimi Yunanistan’daymışım gibi hissettirdi yoksa yediğim galaktoboureko ve içtiğim frape mi bilemedim.. Tamam tamam hepsi birden J Sıcak havada kocaman bir ağacın gölgesinde gözlerimi kapatıp keyifle zamanın durmasını dilemiştim. Belki bir daha gelirim diye planlar yapmıştım. Sizler de denizden vakit ayırıp buraya gelirseniz inanın hiç pişman olmayacaksınız.

Nostos Kafe

Zeytinliköy’ün meydanında bulunan bir cafe.. Karşılıklı 2 kafede oturan kişilerin birbirleriyle yüksek sesle konuşmalarını duyunca kesin Yunanca konuşuyorlar dedim ve yaklaştım. Doğru tahmin J Yunanca konuştuklarını duyunca oturdum hemen Nostos Kafe’nin bahçesine.. Sıcak havada bana en iyi gelecek şey tabiî ki frapeydi ve adadaki ilk frapemdi.. Aynı Yunanistan’da içtiğim gibiydi. Mutluluktan ağlayacaktım neredeyse.. Siparişleri Yunanca verdik, bahçede oturanlarla Yunanca konuştuk <3 Nasıl keyifli anlardı anlatamam… Zeytinliköy’e geldiyseniz mutlaka tatlı ve kahve için tercihiniz burası olsun. Tripadvisor linki için tık tık :)



Barba Hristo Tatlıları

Zeytinliköy’de bulunan adanın en meşhur tatlıcısı. Hatta Gökçeada denince sanırım ilk akla gelen yer burası.. Bana bir arkadaşım anlatmıştı ve hiç tanımasam da deli gibi Hristo ile muhabbet etmek istemiştim. Maalesef gittiğimizde kapalıydı. Sanırım vefatından sonra oğlu Gökçeada’ya gelip tatlıcı ile ilgilenemiyor. L Belki siz gittiğinizde denk gelirsiniz ve tadını çıkarabilirsiniz.

Meydani Pastanesi

Adanın en önemli tatlarından biri tabiî ki bademli kurabiye. E Kavala kurabiyesini andırınca hemen denedim J Efi badem en meşhur markaları ve kesinlikle tavsiye ederim. Meydani Pastanesi de kurabiyelerin en güzel yapıldığı pastane. Hatta gitmeseniz bile internet sitesinden sipariş verebilirsiniz.  İnternet sitesi için tık tık :)

İmroz Poseidon

Burayı anlatmaya ne benim kelimelerim yeter ne de bu güzellik herhangi bir kelime ile anlatılabilir. Bu kadar ülke ve şehir gezdim ancak bu kadar mükemmel manzarayı sanırım hiç görmedim. Adaya gelirseniz kesinlikle listenizin 1 numarası burası olmalı. Adanın en güzel gün batımını Yukarıkaleköy’de izledikten sonra akşam yemeğinizi burada yeme şansını kaçırmayın. Rezervasyonun şart olduğunu söylememe gerek yok sanırım J Yolu biraz engebeli ve yorucu olsa da (özellikle çocuklu / bebekli aileler için) inanın orada geçirdiğiniz her saniyeye değer… Köyün girişindeki otoparka aracınızı bıraktıktan sonra yürümeniz gerekiyor. Bu nedenle de gün batımından en az 20 dakika önce yürümeye başlamanızı öneririm. Mutlaka gün batımından önce gidip hem gün batımını hem de gece manzarasını izlemelisiniz.. Tüm bilgiler için tripadvisor linki  bırakıyorum.


Son Vapur

Son Vapur adanın ilk meyhanelerinden biri olması sebebiyle büyük önem taşımaktadır. Zeytinliköy’de bulunan mekan Gökçeada’nın en iyilerinden biri. Beyaz ağırlıklı konsepti ve manzarasıyla akşamınıza keyif katacaktır. Fiyatlar biraz pahalı olsa da Yunan mezelerine oldukça yakın lezzetli mezeler tadabilirsiniz. 



Biz 3 kişi alkol olmadan 370 TL ödemiştik.  Rezervasyon ile gitmenizi şiddetle öneririm. Tripadvisor sayfasına buradan ulaşabilirsiniz.



🏊PLAJLAR

Plaj planlarınızı günlük rüzgar durumuna göre yapmanızı şiddetle tavsiye ederim. Otelde kalıyorsanız resepsiyondan bilgi alıp ona göre seçim yapabilirsiniz. Rüzgarlı bir günde yanlış plaj seçimi deniz keyfinizi olumsuz etkileyebilir.

Tuz Gölü

Adadaki ziyaret edilmesi gereken yerlerden biri de Tuz Gölü. Aydıncık sahilinde bulunuyor. Burada bulunan çamurun da vücuda iyi geldiği söylenmekte bu nedenle de Tuz Gölü’nü görüp çamur banyosu yapabilirsiniz. Tabi sonrasında da Kefalos’un muhteşem denizinin tadını çıkarabilirsiniz. İlkbahar veya sonbaharda yolunuz Gökçeada’ya düşerse burada flamingoları izlemenin keyfine de varabilirsiniz.

Kefalos / Aydıncık

Adanın en meşhur koyu burası. Rüzgarından dolayı da sörfün en yaygın olduğu plaj. Bence en güzeli de olabilir tabi J Giriş ücretsiz ancak isterseniz birçok mekanda şezlong şemsiye kiralayabilirsiniz. Biz “Surf Inn”i seçtik ve oldukça memnun kaldık. Bebeğimiz olduğunu görünce aracımızı da içeri aldılar çok fazla yürümek zorunda kalmadık. Çok düşünceli bir hareketti ve o sıcakta o kadar iyi geldi ki J 2020 yazında şezlong-şemsiye ücreti 30 TLydi.




Laz Koyu

Gökçeada’nın en az rüzgarlı ve en çok tercih edilen plajıdır. Adanın güneyinde yer alıyor. Günlük rüzgar durumuna göre diğer plajların rüzgarlı olması durumunda tercih edilecek olan Laz Koyu, maalesef güzel tesislere sahip değil. Giriş ücretsiz, kendi şemsiyenizle gidebilirsiniz. İsterseniz de şezlong ve şemsiye 2020 yazında 30 TL idi ancak ne güzel bir tuvalet, ne güzel bir duş ne de düzgün bir şezlong bulunuyor. Bu kadar güzel bir adada ilk tercih edilen plajın acilen güzel bir tesise ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.


Gizli Liman Koyu

Sessiz sakin bir koy arıyorsanız orası kesinlikle Gizli Liman Koyu. Gittiğimiz en sakin plajdı. Şezlong ve şemsiye tasarımları da oldukça işlevseldi. 2020 itibariyle 2 şezlong ve çadır şeklinde şemsiyeler 40 TL idi. Deniz sakin ve çok rüzgarlı değildi. Diğer plajlardan sonra tercih edilebilir. Uğurlu Köyü’nün ilerisinde yer alan plaja gittiğinizde Türkiye’nin en batı ucuna da oldukça yaklaşmış sayılıyorsunuz. Yolu biraz zorlayıcı diyebiliriz. Kamp için de oldukça elverişli olduğundan sıklıkla kamp sevenleri de ağırlıyormuş.



Yıldız Koy Arcadia

Sualtı Milli Parkı sınırları içerisinde bulunmaktadır. Diğer koyların aksine taşlık bir denize sahip. Adanın diğer koyları gibi inanılmaz berrak ve güzel suyu var. Bebekle yürümek zor olsa da keyifle denize girilebilir. 



Deniz ayakkabısı olursa yanınızda daha da rahat edebilirsiniz. Tesisleri çok kötü ada genelinde olduğu gibi. Fotoğraf çekmeyi sevenler için de çok güzel bir koy. Farklı kareler yakalayacağınızdan eminim .


🚶GEZİLECEK YERLER

Merkez (Panaghia)

Kuzulimanı’na 7 km mesafede olan merkez yani Panaghia, şu anda adanın en canlı yeri. Her türlü ihtiyacınızı karşılamak, minibüsler ile köylere, koylara ulaşmak için buraya gelmeniz gerekmekte. Konaklama için de tercih edilebilir (özellikle aracınız yoksa). Pazar günleri Pazar kurulduğu için de her gün canlılığını koruyor.

Bademli Köyü (Gliki)

Çok renkli, çok sıcak bir köy. Adanın en güzel fotoğrafları kesinlikle bu köyden çıkacaktır J Yeni Bademli Köyü ve Eski Bademli Köyü var ve ikisi de görülmeye değer. Eski Bademli Köyü yani Gliki, yüksekte kurulu bir köy olduğu için muhteşem bir manzaraya sahip. Samothraki yani Semadirek Adası’nı da çok net bir şekilde görebilirsiniz. Burası da yine koruma altındaki köylerden biri. Sanki eski bir tarihte zaman durmuş gibi, sanki eski yıllarda bir Rum köyünü ziyaret ediyormuşsunuz gibi…Köyün meydanına yakın bir otopark bulunuyor. Aracınızla rahatlıkla gidip gezebilirsiniz. Yeni Bademli Köyü ise sonradan Eski Bademli Köyü’nün aşağısında kurulmuş. Daha çok şehir merkezini andıran, marketlerin pansiyonların bulunduğu bir yer. Merkezi olduğu için konaklama burada tercih edilebilir. Her türlü ihtiyacınızı Yeni Bademli Köyü’nde bulabilirsiniz. İhtiyaçların yanı sıra pansiyonların da en yoğun olduğu bölge burası.

Zeytinliköy – Aya Theodoroi

Adanın koruma altındaki Rum köylerinden biri.  Diğer koruma altındaki köyler gibi araç ile giriş yapamıyorsunuz. Yürümek durumundasınız. Bebekli olanlar için bebek arabası yerine kanguru daha rahat bir tercih olacaktır. Adanın en eski kilisesi olan Agios Georgios kilisesini de burada görebilirsiniz.




Tepeköy - Agridia

Adanın en en en en güzel manzarasına sahip köyü burası. Çıkması biraz yorucu olsa da – hele ki bebek arabasıyla – kesinlikle gördüğünüz güzelliğe değiyor. Gün batımını burada izlemeden adadan ayrılmayın ! Hatta listenize ekleyeceğiniz ilk aktivite bu olmalı. Söyleyecek kelime gerçekten bulamıyorum. Olağanüstü… Benim için manzaranın en güzel yanlarından biri de Yunan adası olan Samothraki’ye (Semadirek) çok yakın olması ve çok net görülebilmesi… Yunanistan’a en yakın noktalardan biri burası… Bu kadar yaklaşıp gidememek daha da bir üzüyor insanı ama yine de hiç yoktan iyidir dedik bu sene için J 

Samothraki (Semadirek) Adası

Köyün içine araç girişi bulunmuyor bu nedenle otoparka bırakmanız gerekiyor aracı. 7 TL gibi bir ücret karşılığında aracınızı bırakıp köyün içine yürüyerek gidebilirsiniz. Buraya birkaç saatinizi ayırıp, sokakların keyfini çıkarıp, gün batımını izleyip dönmenizi şiddetle tavsiye ederim.



Kaleköy – Kastro

Köye adını veren kale, köyün en üst noktasında bulunmaktadır. Yüksekte olması sebebiyle de inanılmaz güzel bir manzaraya sahip. Koruma altında olmayan ve Rum nüfusu olmayan tek köy. Araç girişi bu köyde de bulunmamakta bu nedenle zorlu bir yol sizi bekliyor J Amaaa kesinlikle ve kesinlikle her saniyesi hayatınızdaki en güzel anlardan birine sahne olacaktır.



Karşınızda uçsuz bucaksız bir deniz, sanki yüzecekmişsiniz kadar yakında Samothraki Adası, olağanüstü bir gün batımı… Gökçeada listenizin ilk maddesi burada günbatımını izlemek olsun. İnanın pişman olmayacaksınız. Günbatımının ardından İmroz Poseidon’da akşam yemeğinizi yiyebilirsiniz. Meydandaki Mustafa’nın Kayfesi de oldukça popüler bir mekan. Bizim vaktimiz olmadı ancak adada uzun süre kalacaksanız denemeye değer. Mustafa’nın Kayfesi’nin tüm detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.


Dereköy – Shinudi

Eskiden çok kalabalık ve canlı olmasından aynı zamanda da Piri Reis’in haritasında bulunan 2 köyden biri olmasından dolayı oldukça büyük bir öneme sahip. Zamanla nüfusu azalsa da halen ibadete açık 2 kiliseyi barındırması özellikle yazın görülmesi gereken yerlerden biri olmasını sağlıyor. Hagia Marina Kilisesi ve Koimesis Tis Theotokos kilisesi vaktiniz varsa listenize alınması gereken yerlerden.

🏨KONAKLAMA

La Casa Rossa Otel

Bebekli ilk tatilimiz olduğu için apart gibi bir otelde kalmayı tercih ettik. Geniş odaları ve konumu sebebiyle de tercihimiz La Casa Rossa Otel oldu. Oldukça temiz, güzel kahvaltıya sahip bir otel. Balkonları ve havuzu inanılmaz tatlı. Her saatte, her talebimizde Aynur Hanım bizimle özel olarak ilgilendi, keyifle kaldık diyebiliriz. İnternet sitesine ve tüm detaylara buradan ulaşabilirsiniz. Adresi: Kuzulimanı Mahallesi, Orkide Sokak No:21, 17760 Gökçeada.



Mutlu tatiller…


Yorumlar

en güzel anlardan...

en güzel anlardan...