MÜNİH (ALMANYA) GEZİ
NOTLARI
Bavyera
eyaletinin başkenti olan Münih, Almanya’nın üçüncü büyük şehridir. Yaklaşık 1,5
milyon nüfusa sahip şehir, Frankfurt’tan sonra Almanya’nın en yüksek GSYİH’e
sahiptir.
1999-2002
yılları arasında Euro ve Alman Markı birlikte kullanılsa da 2002 yılından sonra
para birimi sadece Euro olarak devam etmiş.
Uzun
yıllardır hep planlasak da bir türlü Almanya’ya gidememiştik ve sonunda fırsat
bulup 3 günlük bir Münih seyahati planlayabilmiştik ki şans bizden yana olmadı J
Roma’daydık ve sabah 06:00’da uçağımız vardı ancak Almanya’daki grev sebebiyle
tüm uçuşlar iptal edilmişti. Gidemeyeceğiz diye üzülürken tren seçeneğinin
Avrupa için konforlu bir seçenek olduğu aklımıza geldi ve düştük yollara J
Tabi Münih’e gidişimiz 11 saatlik zorlu bir yolculukla oldu ve 1 günümüz gitti
ama yine de başardık J
Açıkçası
Münih, benim tahmin ettiğimden biraz daha farklıydı. Ben daha büyük bir şehir
hayal etmiştim ancak 3-4 günde rahatça gezilebilecek bir şehirmiş. Ben 2 günde
büyük bir kısmını rahatlıkla gezebildim. Tabi daha önce uzun süre burada yaşayan arkadaşım Gökçe Uslusoy Asatekin'in de notları benim için büyük bir şanstı :)
Ulaşım
açısından da Münih oldukça rahat gezilebilecek şehirlerden bir tanesi. Metro
ağı oldukça gelişmiş. Viyana’da olduğu gibi S Bahn ve U Bahn var. Ancak önemli bir
nokta var. S Bahn için vagonlara dikkat etmeniz gerekmektedir. Gelecek olan
metrolar için ekranlarda vagonlar işaretleniyor. Bu vagonların dışındaki
vagonlar ayrılıp bir duraktan sonra başka bir rotada ilerleyebiliyor bu nedenle
hangi vagona bindiğiniz kaybolmamanız açısından önemli J
S Bahn
ve U Bahn’da aynı biletleri kullanabiliyorsunuz. Hatta bilet makinelerinde
Türkçe seçeneği de bulunmaktadır. Eğer metro kullanacaksanız günlük bilet almak
oldukça uyguna gelecektir. 1 günlük bilet 6.80 Euro, 3 günlük bilet ise 16.80
Euro. Duraklar üzerinden de bilet alabilirsiniz ancak gün içerisinde daha
pahalıya geliyor. Marienplatz-Karlsplatz tek yön 2,90 Euro.
Havaalanından
ulaşım da oldukça kolay. S Bahn’ın S1 ve S8 hatlarını kullanarak merkez tren
istasyonu olan Hauptbahnhof’a veya Marienplatz’a direkt olarak ulaşabilirsiniz.
Ortalama 45 dakika gibi bir sürede havaalanından(Flughafen) merkeze ulaşmanız
mümkün. Yalnız havaalanı istikametini kullanacağınız günler için havaalanı
dahil metro biletleri almanızı öneririm aksi taktirde denetimlerde çok fazla
ceza ödemek durumunda kalabilirsiniz. Havaalanından Marienplatz’a da 75 Euro
ödeyerek taksi ile ulaşabilirsiniz.
Münih’te
görülmesi gereken yerler:
1. Marienplatz
Münih’te
görülmesi gereken ilk yer kesinlikle burası. Kentin en kalabalık meydanı birçok
turistik merkeze de oldukça yakın bir lokasyonda bulunuyor. Yıllardır tarihe
tanıklık etmesinin yanı sıra günümüzde de canlı müzik gruplarına, turist
gruplarının eğlencelerine, cafe ve restaurantlarıyla da yerli halkın keyfine ev
sahipliği yapıyor. Meydanın tam orasına 1638 yılında Meryem Ana sütunu yani
Mariensaule dikilmiş. Meydana girer girmez dikkatinizi çekecektir. Meydan da
ismini bu sütundan almış.
S Bahn
ve U Bahn’da “Marienplatz” durağında inerek meydana ulaşabilirsiniz.
2. Yeni Rathaus
Meydanda
hemen karşınıza çıkacak olan gotik yapı 1867-1909 yılları arasında inşa
edilmiş. Günümüzde de hala kullanılmakta olan yapının 85 metrelik kulesine
asansörle çıkıp Münih manzarasını izleyebilirsiniz. Giriş ücreti Nisan 2018
itibariyle 2 Euro, öğrenci için ise 1 Euro. Asansörle çıkılıyor olması tabiki
önemli bir avantaj. Manzaranın tadını doyasıya çıkarabilirsiniz hele bir de
meydanda canlı müzik gruplarından biri varsa mükemmel zaman geçireceğinizi
garanti ederim.
Rathaus’un
diğer bir önemli yanı ise Glockenspiel. Her gün saat 11:00’da gerçekleşen
gösteriyi yaz aylarında 12:00 ve 17:00’da da izleyebilirsiniz. Gösteri
Prag’daki Astronomik saat gösterisine benziyor ama benim şahsi düşüncem
Astronomik saatin daha ihtişamlı olduğu yönünde tabi ilk onu görmüş olmamın da
etkisi olabilir bilemiyorum. Saatte 43 tane çan, 32 tane de figür bulunuyor.
Üst kısımda birbiriyle savaşan figürler bulunuyor. Çanların çalmaya
başlamasından sonra buradaki savaşan figürler dönmeye başlıyor. Savaşın
tamamlanmasından sonra alt taraftaki Almanların dansı başlıyor. Yaklaşık 5
dakika sürüyor bu gösteri...
Gitmişken kesinlikle görmenizi tavsiye ederim. Ben bu gösteriyi izlerken Alman bir amca yanıma geldi ve biraz sohbet etme şansım oldu. Çok keyifliydi benim için.. Bu yüzden çok seviyorum gezmeyi.. Belki de hayatım boyunca bir daha hiç görmeyeceğim ama inanılmaz büyük bir içtenlikle geldi yanıma ve konuştuktan sonra da “I love you” dedi ve gitti J Birbirimizin sabahına keyifli bir 5 dakika katmış olduk..
Gitmişken kesinlikle görmenizi tavsiye ederim. Ben bu gösteriyi izlerken Alman bir amca yanıma geldi ve biraz sohbet etme şansım oldu. Çok keyifliydi benim için.. Bu yüzden çok seviyorum gezmeyi.. Belki de hayatım boyunca bir daha hiç görmeyeceğim ama inanılmaz büyük bir içtenlikle geldi yanıma ve konuştuktan sonra da “I love you” dedi ve gitti J Birbirimizin sabahına keyifli bir 5 dakika katmış olduk..
Marienplatz’da
bulunan Neues Rathaus’u görmek için S Bahn ve U Bahn’daki “Marienplatz”
durağında inerek ulaşabilirsiniz.
3. Eski Rathaus
Marienplatz
da bulunan Altes Rathaus şu anda oyuncak müzesi olarak hizmet veriyor. 2. Dünya
Savaşı’nda bombalandığı için orijinal halini göremiyoruz ancak yeni halinin de
meydana uyum sağladığını söyleyebilirim.
Münih’te
çok fazla vaktim olmadığı için oyuncak müzesini gezmek istemedim ancak vaktiniz
varsa değerlendirebilirsiniz.
Marienplatz’da
bulunan Altes Rathaus’u görmek için S Bahn ve U Bahn’daki “Marienplatz”
durağında inerek ulaşabilirsiniz. Bir inanca göre Altes Rathaus'un hemen yanındaki bu Juliet heykelinin sağ göğsünü tutup dilek dilerseniz gerçek oluyormuş :) Serhat kaçırır mı acaba bu durumu? Demir falan ne farkeder ki :):):) (Öldürecek beni bu yorumdan sonra) Tabi Serhat gibi birçok insanın dilek dilemesinden dolayı heykelin sağ göğsünün rengi artık çok farklı :) Serhat ne diledi acaba 🙈
4. Heiliggesitkirche
Viktualenmarkt’ın
hemen yanında bulunan kiliseyi görmeden geçmemelisiniz. Kilise 14.yüzyılda inşa
edilmiş gotik kiliselerden biri. 2.Dünya Savaşı’nda ağır hasar aldıktan sonra
1991 yılında özellikle iç kısmı son halini almıştır. Orijinal Gotik kilisenin
sadece koro payandaları ve nefin kuzey duvarı kalmıştır.
Marienplatz’dan
yürüyerek kiliseye ulaşabilirsiniz.
5. Viktualenmarkt
Viktualenmarkt,
Marienplatz’a gitmişken gezi programına almanız gereken yerlerden biri.
St.Peterplatz’ın tam karşısında bulunan açık bir pazar. Hediyelik eşyadan
çiçeğe, peynirden et ürünlerine kadar birçok şeyi bulabilirsiniz. Alışverişin
yanı sıra bira içilecek en güzel yerlerden biri. Her zaman kalabalık olmasına
rağmen saat 19:00 gibi her yerin kapanması bizim çok da alışık olduğumuz birşey
değil J
6. Saint Peter Kilisesi
Marienplatz’ın
hemen karşısındaki Petersplatz’da bulunan kilise şehrin en güzel kiliselerinden
biri. Kilise aynı zamanda Münih’in en eski kilisesi olması özelliğini
taşımaktadır. 11. Yüzyılda inşa edilmiş ancak daha sonra yangında hasar görmüş
ve yeniden inşa edilmiş. Sadece kulesi orijinal haliyle bugüne gelmeyi
başarmıştır.
Dilerseniz
299 merdiven ile bu kuleye çıkabilir, Münih manzarasının tadını
çıkarabilirsiniz. Ben Rathaus’a da çıkmama rağmen St.Peter’ın kulesine de çıkıp
Rathaus manzaralı Münih’i izlemek istedim. Merdivenlerde son nefesimi verdiğimi
düşünmedim değil tabiki J ama gerçekten Marienplatz’ı ve Rathaus’u yukarıdan izlemek de
inanılmaz bir keyifti. Çıkış ücreti Nisan 2018 itibariyle 3 Euro, öğrenci ise 2
Euro.
S Bahn
ve U Bahn’daki “Marienplatz” durağında inerek kiliseye ulaşabilirsiniz.
7. Frauenkirche
Yine
Marienplatz’a yürüme mesafesinde bulunan görülmesi gereken yerlerden biri...
İki büyük yeşil kubbesiyle hemen dikkatinizi çekecektir. 1468-1488 yılları
arasında inşa edilmiş ancak kubbeleri 1524 yılında eklenmiştir. Kilise aynı
zamanda birçok önemli mezara da sahiptir. En önemli mezar Kral IV. Ludwig’in
mezarıdır.
O kadar büyük bir kilise ki malesef sadece yukarıdan kadraja sığdırabildim :)
O kadar büyük bir kilise ki malesef sadece yukarıdan kadraja sığdırabildim :)
S Bahn
ve U Bahn’daki “Marienplatz” durağında inerek kiliseye ulaşabilirsiniz.
8. Residenz Muzeum
Bavyera
Krallığı’nın eski sarayı olan Rezidenz 1920 yılından beri müze olarak hizmet
vermektedir. 16. yy ve 19.yy arasında Barok, Rokoko, Rönesans, Neoklasik ve
tarihi özellikteki yapılarla donatılmıştır. 10 avlu, 130’dan fazla odaya
sahiptir. Bunların yanı sıra şu anda turistik gezilere kapalı olan birçok
bölümü bulunmaktadır. Ancak şu anda Residenz, Treasury ve Cuvillies Theatre
bölümlerini kombine bilet alarak gezebilirsiniz. Nisan 2018 itibariyle 3’lü
bilet öğrenci için 10.5 Euro, tam için 13.5 Euro’dur. Bu fiyata İngilizce sesli
rehber de dahildir. Burayı gezmek en az yarım gününüzü alabilir ki sesli
rehberin tamamını dinlemek bile 5 saatten uzun sürmektedir. Ben hızlıca tur
atıp sadece merak ettiğim kısımları dinledim. Toplamda yaklaşık olarak 3 saatte
turu tamamladım.
Residenz
Muzeum’un benim için en keyifli kısmı tabiki Yunan’la ilgili olanlardı J
Daha ilk girdiğim odada beni 1520 yılında yapılan Perseus heykelinin
karşılaması beni şaşırtsa da zamanla bu kültürü biliyor olmak hatta bir parçası
gibi hissetmek beni çok gururlandırdı.
Muzeum
kısmını bitirdikten sonra Treasury kısmını gezmeye başladım. İnanılmaz bir
hazine ile karşı karşıya kalacaksınız. Taçlara, mücevherlere inanamadım. Eski
zamanlardaki bu ihtişam gerçekten akılalmaz boyutta...1565 yılında Dük Albrecht
V’in emriyle toplanmaya başlanmış, yıllar içinde bugünkü halini almıştır.
2.Dünya Savaşı’ndan sonra Rezidenz Muzeum’daki yerini almıştır.
Cuvilles
Theater, 1751-55 yılları arasında Maximillian Joseph III tarafından yeni
tiyatro olarak yaptırılmış. Başlangıçta sadece mahkeme üyelerine hizmet vermiş.
Başta Mozart’ın Idomeneo’su (1871) olmak üzere bir çok esere ev sahipliği
yapmış. 18 Mart 1944’te imha edilmesinin ardından 1945-1951 yılları arasında
yeniden inşa edilmiş. Bu görkemli tiyatroyu görmeden dönmeyin derim.
9. Maximilinstrasse
Münih’in
en önemli caddelerinin başındadır. En ünlü markalara da ev sahipliği yapan
cadde, Residenz Muzeum’a oldukça yakın bir konumda bulunuyor.
1852
yılında yapımına başlanan cadde mimar Georg Friedrich Christian Bürklein'in
eseridir. Max-Joseph-Platz’ta başlayıp Isar’a kadar uzanıyor.
10. Max-Joseph-Platz - Nationaltheatre
Bence
Münih’in en güzel meydanlarından biri nedeni ise meydanda bulunan ulusal
tiyatro binasının Yunan mimarisinde yapılmış olması.
Cuvillies
Tiyatro’sunun küçük olması sebebiyle ilk tiyatro(1818-1823), Maximilian
tarafından yaptırılmış. Paris’teki Odeon’dan esinlenerek yapılan bina, aynı
Odeon’un kendisi gibi yangın esnasında büyük hasar gördü.
İkinci
tiyatro(1825-1843), Leo von Klenze tarafından Neo-Greek özelliklerle yapılmış ancak 3 Ekim 1943’te hava
saldırısına maruz kalmış.
Üçüncü
ve şimdiki tiyatro (1943) 2500 m2’lik sahnesiyle Paris ve
Varşova’dan sonra 3.büyük tiyatro sahnesine sahiptir.
11. Odeonplatz
Münih’in
görülmesi gereken meydanlarından biridir. Theatinerkirche’nin yanı sıra
Feldherrnhalle de bu meydanda bulunur. Feldherrnhalle, Bavyera ordusunun onur
sembolüdür. Askeri liderler Johann Tilly ve Karl Philipp von Wrede’nin
heykelleri bulunmaktadır. Hitler ordusunun ve Bavyera ordusunun karşı karşıya
geldiği yer olmasından dolayı da tarihi öneme sahiptir bu meydan...
U Bahn
“Odeonplatz” durağında inerek meydana ulaşabilirsiniz.
12. Hofgarten
Odeonplatz’a
gitmişken hemen yanındaki Hofgarten’a da uğramanızı şiddetle tavsiye ederim.
Özellikle benim gibi büyükşehirlerin gürültüsünden, kaosundan uzaklaşmayı
seviyorsanız sizin için de küçük güzel bir dinlenme molası olacaktır.
Bahçenin
hemen ortasında yeşil kubbeli bir çardak bulunuyor. Şanslıysanız burada müzik
yapmak isteyenlere denk gelebilir, keyfinize bir de mükemmel müzik ziyafeti
ekleyebilirsiniz.
Münih’te
yaygın olarak oynanan Boule turnuvalarını da burada izleyebilirsiniz. Biz pek
bir şey anlamadık ama yine de bizim için farklı olan birşeyi izlemek çok
keyifliydi. Zaten gezmenin sebebi de bu değil mi?
Hofgarten’ın
için de bulunan Tambosi Kafe’yi ben tercih etmedim ancak gitmek isteyenler için
tripadvisor linki burada :)
13. Englischer Garten
Bence
Münih’in en en en mükemmel yeri burası. Uçsuz bucaksız yeşillik, ortadan geçen
sakin bir nehir, her yerde dolaşan çeşitli hayvanlar... Yaşadığınız şehirde
bundan başka ne isteyebilirsiniz ki? Hele bir de sincapları görünce neden biz
de bu kadar şanslı değiliz ki dedim L
Benim parkın
hepsini gezme gibi bir şansım olmadı malesef L
ama 2 kere keyfini çıkarma şansım oldu. Bir kere akşam gittim, bir kere de
yemeğimi alıp öğlen yemeğimi yemek için gittim. Bir hafta öncesinde kar
yağmasına rağmen ve Nisan ayı olmasına rağmen hava 23C’ydi ve ben
güneşlenebilmiştim JJJ
English
Garden’da bizi en çok etkileyen, denizi olmayan bir şehirde gençlerin dalga
sörfü yapıyor olması. English Garden’ın bir köşesinde nehrin akış yönüne bir
set koyup dalga yaratmışlar ve burada inanılmaz bir keyifle sörf yapıyorlar.
Bize de izlemesi kaldı ki biz de en az onlar kadar keyif aldık diyebilirim. Birkaç saatinizi bu parka ayırıp buranın keyfini çıkarmanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Bize de izlemesi kaldı ki biz de en az onlar kadar keyif aldık diyebilirim. Birkaç saatinizi bu parka ayırıp buranın keyfini çıkarmanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
14. Theatinerkirche
Bence
Münih’in en muhteşem kilisesi. Sebebi ise tamamen beyaz olması. Genellikle ihtişamlı
olan kiliselerin aksine bu kilise ihtişamını sanırım sadelikten alıyor. Bakmaya
doyamayacağınız güzellikteki heykeller, süslemeler gerçekten bugüne kadar
gördüklerimin en iyisi.. 1663-1690 yılları arasında İtalyan mimarlar tarafından
Roma’daki Sant’Andrea della Valle kilisesinden
esinlenilerek yapılmıştır.
Theatinerstrasse
üzerinde bulunan kiliseye U Bahn “Odeonplatz” durağında inerek ulaşabilirsiniz.
15. Isartor
Münih’te
kalan 3 şehir kapısından biri Isartor... 2.Dünya Savaşı’nda zarar gördüğü için
orijinaline bağlı kalınarak restore edilmiş.
İsmini
Isar nehrinden alan kapı, bir müzeye bir de kafeye ev sahipliği yapmaktadır.
Isartorplatz’da
bulunan Isartor’a, S Bahn’ın Isartor durağında inerek ulaşabilirsiniz. S1, S2,
S3, S4, S6, S7, S8 hatlarını kullabilirsiniz. Marienplatz’a da yakın olduğu
için Münih’in güzel sokaklarında yürümek de ulaşım için iyi bir seçenek
olabilir.
16. Karlstor
Eski
adı Neuhausertor olan kapı 18.yüzyılda son halini almış ve günümüze kadar
ulaşmıştır.
Karlstor,
Karlsplatz’da yer alıyor. Karlplatz’a S Bahn’ın S1, S2, S3, S4, S6, S7, S8
hatlarını kullanarak , U Bahn’ın ise U4 ve U 5 hatlarını kullanarak ulaşabilirsiniz.
17. Sendlinger Tor
Şehrin
üçüncü ayakta kalan kapısı. Kapı 1808 yılında yıkılmış ancak 1860 yılında kalan
iki ortaçağ kalesinin ve 3 kemerli duvarın restorasyonu yapılmış. 1906’da bu
orijinal 3 kemer tek bir büyük kemerle birleştirilmiş ve bugünkü halini
almıştır.
Sendlinger
Tor’a U Bahn’ın U1, U2, U3, U6, U7, U8 hatlarında “Sendlinger Tor” durağında
inerek ulaşabilirsiniz.
18. Asamkirche
1733-1746
yılları arasında inşa edilen St.Johann Nepomuk, Asam kilisesi yanı Asamkirche
olarak biliniyor.
Tavan
freski "Aziz Nepomuk'un Hayatı", Cosmas Damian Asam'ın
başyapıtlarından biri olarak kabul edilir. Asam Kilisesi'nin yüksek sunağı dört
sarmal sütunla çevrelenmiştir. Yüksek sunakta, bu dört sütun, St. Peter'ın
Roma'daki St. Peter mezarı üzerindeki dört Bernini sütunları referans alınarak
yapılmıştır. Kilisenin diğer bir özelliği ise kilise sunağının her zamanki gibi
doğuda değil, batıda olmasıdır. Barok kiliselerin özelliklerinden olan Haç’ı
alçak şekilde asarak herkesin görmesini ve İsa’ya bakmasını sağlamak özelliği
bu kilisede de oldukça belirgindir.
Asamkirche’ye
U Bahn’ın U1, U2, U3, U6, U7, U8 hatlarında “Sendlinger Tor” durağında inerek
ulaşabilirsiniz.
19. Michaelkirche
Neuhauser
caddesinde bulunan kilise Münih’in önemli kiliselerinden biri. Erken barok
tarzında inşa edilen kilise dış cephesinde bulunan eserlerle bile hemen
dikkatinizi çekecektir. 1583-1597 yılları arasında yapılmıştır. Kilise 2.Dünya
Savaşı’nda ağır hasar aldığı için restorasyon ile bugünkü halini almıştır.
Kilise aynı zamanda birçok kral ve prensin mezarını da barındırıyor.
Karlsplatz’dan
veya Marienplatz’dan yürüyerek ulaşabilirsiniz.
20. Bürgersaalkirche
1707
yılında inşasına başlanan ancak 1778’den itibaren kilise olarak kullanılmaya
başlanmıştır. 2.Dünya Savaşı sonrasında sadece dış duvarları sağlam kalıyor ve
1945/1946 yıllarında restore ediliyor. 2 katlı olan kilisenin üst katında ayin
varken kiliseye girmiş olmak büyük bir şanstı benim için.. Hemen bir köşede
ayinlerini izlemeye başladım. Görmek istediklerimden çok daha fazlasını
görebilmek Münih gezimi daha da mükemmel hale getirdi.
İçerisinde bir de müze bulunuyor ancak biraz ürkütücü olduğunu belirtmem gerekiyor. Eğer korkmazsanız ve vaktiniz varsa çok değişik bir deneyim olabilir.
Michaelkirche gibi Bürgersaalkirche de Neuhauser Caddesi üzerinde bulunuyor. Karlsplatz’dan veya Marienplatz’dan yürüyerek ulaşabilirsiniz.
21. Allianz Arena
Dünya’nın
en iyi futbol klüplerinden biri olan Bayern Münih’in mükemmel stadı Allianz
Arena.. 2005 yılında yapımı tamamlanan 66000 kişilik stadı isterseniz
gezebilirsiniz. Stad turuna ait tüm bilgileri buradan
öğrenebilirsiniz. Nisan 2018 itibariyle tur girişi 20 Euro, öğrenci için ise 18
Euro. Kombine tur yaklaşık 2,5 saat sürüyor. Tur hergün 10:00-18:00 saatleri arasında
gerçekleştiriliyor. Şampiyonlar ligi maçları öncesinde turlar saat 14:00’da
sona eriyor. Lig maçı günlerinde ise sadece o güne ait biletleri olanlar tura
katılabiliyorlar.
Marienplatz
durağından U6 hattıyla Fröttmaning durağına geldikten sonra 10-15 dakikalık bir
yürüme sonrasında stada ulaşabilirsiniz.
22. BMW Müzesi
Münih’e
kadar gelmişken kesinlikle görülmesi gerekenler listesinde bulunuyor BMW
müzesi.. BMW’ye ait arabaların yanı sıra teknolojik olarak gelişimleri de
izleyebileceğiniz bir müze burası...
Aslında gezmek için 4 alternatifiniz bulunuyor. BMW Welt, BMW Müzesi, BMW Group Classic, BMW Group Plant. Gezeceğiniz gruba göre bilet almanız ve saatine dikkatli bakmanız gerekiyor. Turlara ait detaylar için tık tık :)
Photo by Selim HASAY |
Aslında gezmek için 4 alternatifiniz bulunuyor. BMW Welt, BMW Müzesi, BMW Group Classic, BMW Group Plant. Gezeceğiniz gruba göre bilet almanız ve saatine dikkatli bakmanız gerekiyor. Turlara ait detaylar için tık tık :)
U Bahn’ın
U3 veya U8 hattıyla “Olympiazentrum” durağında inerek kısa bir yürüyüş
sonrasında BMW Welt’e ulaşabilirsiniz.
YEME-İÇME
Yemek
için en iyi seçeneklerden biri “Augustiner am Dom”.
Frauenplatz’da bulunan mekan. Bira ve yemekleriyle oldukça ünlü. Benim tercihim
patates salatası ve schinitzel oluyor. Fiyatı 19,90 Euro. Ulaşım ve menü gibi
seçenekleri için internet adresinden bilgi alabilirsiniz: internet adresi :)
Almanya’da
tabiki ilk tadına bakılacak içecek bira oluyor J
Bira için de açık ara en iyi adres “Hofbrauhaus”
Tam bir Octoberfest ortamı. İlk girdiğinizde kokudan korkmayın sakın J
Münih’teki bütün biracılar aynı şekilde kokuyor JJJ Kısa sürede burnunuz alışacaktır. İçerideki müzik sizi hemen
havaya sokacaktır. İnanılmaz tatlı amcalar vardı tabi tipik asık suratlı Alman
amcalar da J
Biz litrelik Hofbrau Original bira tercih ettik. Fiyatı 8,60 Euro. Domuz eti yemeyenler için tavuk fiyatı 12,90 Euro. Domuz eti tercih edenler için 15,00 Euro civarında diyebilirim. Tabi buraya kadar gelmişken Almanya’nın meşhur “Pretzel”ini yemeden de olmazdı. Pretzel’leri masada sipariş ile değil de sürekli ortada dolaşan ve sadece Pretzel satanlardan alıyorsunuz. Biraz tuzlu geldi bize ama yine de bitirdik JJJ
Biz litrelik Hofbrau Original bira tercih ettik. Fiyatı 8,60 Euro. Domuz eti yemeyenler için tavuk fiyatı 12,90 Euro. Domuz eti tercih edenler için 15,00 Euro civarında diyebilirim. Tabi buraya kadar gelmişken Almanya’nın meşhur “Pretzel”ini yemeden de olmazdı. Pretzel’leri masada sipariş ile değil de sürekli ortada dolaşan ve sadece Pretzel satanlardan alıyorsunuz. Biraz tuzlu geldi bize ama yine de bitirdik JJJ
Bizim
otelimizin hemen karşısında “Eataly” vardı.
Blumenstrasse’de bulunan Eataly, yakınlığı ile kesinlikle bir tercih sebebi
olabilir. Gerçi biz Roma’dan gelmiştik ve pizzaya doymuştuk ama tabiki yine de
pizzanın tadını çıkardık. Kesinlikle söylemeliyim ki İtalya pizzasına en yakın
pizza burada ancak asla ve asla hiçbir yer bir Roma olmayacaktır J
Makarnaların fiyatı ortalama 15 Euro, pizzaların fiyatı ise ortalama 20 Euro.
200 ml Rose şarap 9 Euro’ydu.
Münih’te
çok fazla yaygın olan “Richart Cafe” hem kısa
zamanda atıştırmak için hem de Marienplatz’da kahve içmek için iyi bir seçenek.
Nisan 2018 itibariyle cappucino fiyatı 4,20 Euro. Kahvenin yanı sıra
sandviçleri de inanılmaz güzel görünüyor.
Yine
Marienplatz’da keyif yapalım derseniz hemen meydandaki “Cafe am Marienplatz” bira için ideal. 50’lik biranın fiyatı 5,50
Euro.
Genellikle
Türkler için iyi bir seçenek olan McDonald’s’ı
Münih’te çok rahat bulabilirsiniz. Ortalama menü fiyatı 8 Euro.
KONAKLAMA
Konaklama
için tercihimiz Marienplatz’a yakın olması sebebiyle Blauer Bock Hotel oldu. Otelin
konumunun güzel olmasının yanı sıra kahvaltısı da Avrupa standartlarının
üstündeydi diyebilirim. Odaları geniş ve yatakları inanılmaz rahattı. Biz
yastıklarına ve yorganlarına bittik J Otelin booking linki için
tık
tık :)
Yorumlar
Yorum Gönder