SALDA GÖLÜ (BURDUR) GEZİ NOTLARI

SALDA GÖLÜ (BURDUR) GEZİ NOTLARI

Biz de dayanamayıp Türkiye’nin Maldivler’ini görelim diye yola düşenlerdeniz…Ben aslında neyle karşılaşacağımı çok iyi biliyordum ama Serhat biraz daha düşük bir beklentiyle gitti. Ve sonuç.. ben kazandım J Evet söylendiği gibi mükemmel bir göl… Maldivlerden pek de bir farkı yok aslında.. Muhteşem beyaz kumlar (aslında biraz küçük taneli taş demeliyiz) mavi ve turkuazın birçok tonuyla birleşmiş. Tepelerden izlemesi de kıyısında keyif yapması da içinde yüzmesi de inanılmaz keyifli…

Keyif demişken çok fazla su yılanı olduğunu eklemem gerekli. Zehirsiz ve zararsız olan su yılanları maalesef çok fazla karşınıza çıkacaktır. Aslında tatlı olduklarını da söyleyebilirim J Kıyıya kadar da geliyorlar. Çok korkacağımı düşünmüştüm ancak girip yüzme cesaretini gösterebildim ki bu insanlık için küçük bir adım olsa da benim için çok kocaman bir adımdı J

İstanbul’dan yaklaşık 7 saatlik bir araba yolculuğu ile ulaşabilirsiniz ancak görür görmez 7 saatlik yorgunluğunuzun kalmayacağını garanti ederim. Arabayla gitmek istemeyenler için Denizli’ye havayolu ile gidip oradan araç kiralamak da iyi bir seçenek.

Gelelim Salda Gölü’ne.. Salda Gölü, Burdur’da bulunan yaklaşık 185 metre derinliğe sahip alüvyonal ovalarla çevrili hafif tuzlu tektonik bir göl.. Yüzölçümü 44 km²’dir ve Göller Bölgesi içerisinde yer alır. Aynı zamanda Türkiye’nin en derin gölü ve Dünya’nın en temiz beşinci gölü.  Gölün dibinde bulunan kil sebebiyle yüzme işaretlerine ve uyarılara uymak gerekiyor.

Dünya üzerinde Mars’ın özelliklerini taşıyan iki yerden birisidir. Bunun yanı sıra birçok canlı türünü de barındırıyor. Ancak yavaş yavaş suların azalması, suyun kirlenmesi ve beyaz kumların kararması gibi sorunlar da baş göstermeye başlamış. Hal böyle olunca festival gibi organizasyonlara izin verilmemesi gerçekten umut verici oluyor.

1989 yılından beri de birinci derece sit alanı olarak korunuyor. Çevresinde kesinlikle kamp yapılmasına bile izin verilmiyor. Eğer kamp yapmak isterseniz kamp yapılmasına izin verilen bölgeleri kullanmanız gerekmektedir.

1. Beyaz Adalar- Saldivler Plajı

Beyaz adalar veya Saldivler oklarını takip ederek ulaşabilirsiniz. Benim en beğendiğim plaj burası oldu. Oldukça büyük bir alana sahip plajda araçlar plajdan uzak bir yerde bırakılıyor. Biraz yürüseniz de sahilin temiz olması için yapılması gereken en önemli adımlardan biri.. Giriş ücreti 5 TL. İçeride duş, tuvalet, kabin gibi hizmetler bulunuyor. 

Kendi şemsiyenizi götürmeniz gerekiyor, şezlong hizmeti de verilmiyor ancak rüzgarın fazla olmasından dolayı şemsiyenizi sabitlemek için bir aparat kullanmanız rahat bir tatil geçirmenizi sağlayacaktır aksi takdirde günün yarısını şemsiye peşinde koşarak geçirebilirsiniz J Bu plajda kamp yapmak yasak. Yemek yemek için bir sürü cafe bulunuyor. Hepsinin lezzeti ve fiyatları aşağı yukarı aynı. Gitmişken kıymalı tost yemenizi şiddetle tavsiye ederim.

2. Salda Gölü Tabiat Parkı

Beyaz adalardan sonra en beğendiğim plaj bu diyebilirim. Temmuz 2018 itibariyle araç girişi 9 TL, yaya girişi 3 TL. Kabin, tuvalet gibi hizmetler bulunuyor. Salda’nın yine rüzgarlı sahillerinden biri.. Şemsiyeniz ve eşyalarınızı mutlaka sabitlemeniz gerekiyor. Çok güzel piknik masaları var. Ağaçların arasında ve özellikle gölgede keyifle yemeğinizi yiyebilirsiniz.

3. Ormaniçi Plajı

Ormaniçi plajı oldukça sakin plajlardan biri… Kiralık çadır bulabilmenizin yanı sıra kendi çadırınızla da kamp yapabilirsiniz. Tabiat parkının hemen yanında bulunuyor.

4. Doğanbaba Plajı

Tavsiye edilen plajlardan biri ancak bize göre asla yüzülmemesi gereken bir plaj. Gölün dibinde bulunan kil, bu plajda sahilden başlıyor ve çok az kişi olması sebebiyle risk teşkil ediyor. Sessiz, sakin olan bu plaj, küçük bir yürüyüş ya da küçük bir mola için ideal. Kamp yapan birkaç kişi de vardı. Büfe olması sebebiyle kamp için tercih edilebilir. Yolların asfalt olmaması sebebiyle dikkat edilmesi gerekiyor.

5. Yeşilova Halk Plajı

En çok tavsiye edilen plajı biz pek sevemedik. Kalabalık olması ve giriş ücretinin olmaması maalesef burayı biraz kirletmiş. Maldivler’den eser kalmamış bile diyebiliriz hatta… Burada büyük bir kil çukuru bulunuyor. Kilin cilde iyi gelmesi sebebiyle önce herkes bu çukurda kendini çamura bulayıp daha sonra gölde temizleniyor J Kamp yapılacak yerlerin başında geliyor, kampın yanı sıra plajda bungalov da kiralayabilirsiniz.

Salda Gölü plajlarının konumu

Salda Gölü’nün yakınlarında kampta veya bungalovda konaklayacaksınız mutlaka yanınızda sinek kovucu ve kalın birkaç kıyafet olmalıdır. Eğer mümkünse hafta içi gelmeniz Salda Gölü’nü sizin için daha keyifli bir hale getirecektir.

Konaklama için bizim tercihimiz göle 15 km mesafede bulunan Güney köyünde bir ev oldu… Tuttuğumuz evin alt katındaki Mevlüt amca ve Kadife teyze bizi o kadar güzel ağırladı ki anlatamam.. Kahvaltımızı beraber yaptık, ağaçlardan meyve topladık, onlar için müşteri değil misafirdik… Salda gölü onlar sayesinde çok daha mükemmel oldu bizim gözümüzde…

Buraya kadar gelmişken de 1,5 saat mesafedeki Pamukkale ve Hierapolis Antik Kentini görmeden dönmeyin derim :) Pamukkale ve Hierapolis gezi notları için tık tık :) 

Son yıllarda oldukça popüler olan Lavanta kokulu köy ve Lisinia'yı da buraya kadar gelmişken planlarınıza alabilirsiniz. Tüm detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

Bozulmadan, şimdiki güzelliğini kaybetmeden görmeniz dileğiyle...